Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Kaş’ta Gezilecek Yerler

Kaş’ta Gezilecek Yerler

🌿 Kaş’ta Gezilecek Yerler  – Kaş, Akdeniz’in kıyısında Antalya’ya bağlı turistik bir ilçe. Denize 70 km.’lik kıyı şeridi ile Antalya’nın en batı ucunda, Fethiye ve Demre arasında yer alıyor. Antalya’dan 190 km, Fethiye’den 100 km, hemen karşısında bulunan Yunan Adası Meis’den ise sadece 1,8 km uzaklıkta bulunuyor.

Antalya ve Fethiye körfezleri arasında yer alan Teke Yarımadası’nın, antik çağdaki ismi Likya. Kaş, bu bölgenin en güneyine, antik liman kenti Antiphellos’un üzerine kurulmuş. Likya medeniyeti birçok kentten oluşan yapısı ile yarımadanın her yerine dağılmış. Kaş, Teke Yarımadası’nın ortasında, etrafı Likya kalıntılarıyla çevrili bir noktada bulunuyor.

Bu makalemizde Kaş’ta Gezilecek Yerler ‘den bahsedeceğiz.

Kaş Merkezi

 

🌿 Antik kent Antiphellos’un üzerine kurulu olan Kaş merkezi, 1800’lü yılların sonuna doğru Meis’te yaşayan bazı Rum ailelerin kurdukları evler ile bir yerleşim merkezi haline gelmiş. 80’li yıllara kadar küçük bir balıkçı kasabası görünümündeymiş. Önce yabancı sonra yerli turistin keşfetmesi ile birlikte alternatif bir tatil kasabası olmuş. Alternatif kalmasının en büyük sebebi araba yoluyla gelmenin çok zor olmasıymış.

Kaş günümüzde, restoran ve konaklama yerlerinin dışında birçok banka şubesi, marketler zinciri, her türlü dükkan barındıran küçük bir şehir havasında. Aslında yürüyerek 1-2 saatte rahatlıkla dolaşabileceğiniz küçüklükte. Tüm mekanların iç içe olması canlı ve hareketli bir hava katıyor Kaş’a.

Kaş merkezinin kalbi tabiki meydanı. Oldukça geniş olan meydanın etrafı eski Rum evleriyle çevrili. Bu evlerin hemen hemen hepsi şimdi kafe, restoran, dükkan olarak hizmet veriyor. Kaş genel olarak dik bir yapıda olduğu için bazılarının teraslarından manzara çok güzel oluyor.
Meydanın hemen önü teknelerin demirlediği Kaş Limanı. Liman, büyük bir mendirekle çevrili. Kaş’ta tekne turları ve dalış çok popüler, limanı sadece bu tekneler dolduruyor. Özel teknesi ile gelenler marinaya demir atıyor.
Limanın sağ tarafı antik tiyatroya, sol tarafı Küçük Çakıl denilen beach bölgesine çıkıyor. İki tarafta da denize girebileceğiniz, ahşap platformlar üzerine kurulu, çok sayıda ‘beach’ bulunuyor. Kaş kıyıları kayalık olduğu için denize ancak bu şekilde girilebiliyor.
Uzun Çarşı, 100 yaşından eski Rum evlerinin bitişik nizam sıralandığı, taş döşeli, trafiğe kapalı küçük bir sokak. Günümüzde çok çeşitli dükkanlara ev sahipliği yapıyor. Orjinal ve seçme ürünlerin satıldığı dükkanların sahiplerinin çoğu, uzun yıllar önce Kaş’a göç etmiş şehirliler. Uzun Çarşı’nın etrafındaki dar sokaklar kafe ve barlarla dolu. Yazın sokağa sığamayan bir kalabalık oluyor burada. Canlı müzik çalan barlar ya da eski evlerin avlularına açılmış kafeler keşfedilmeyi bekliyor. Sokağın sonunda Kral Mezarı denen, merkezdeki en büyük lahit (mezar) tüm heybetiyle karşılıyor sizi.
Kaş Marina, merkezden 15 dakikada yürüyerek ulaşabileceğiniz bir noktada. Kaş,  kıyılarının girintili çıkıntılı yapısından dolayı yat turizmi için çok uygun. Merkezdeki mekanların iç içeliğinden sonra marina çok ferah geliyor insana. Yazın kalabalıktan bunalan kendini buraya atabilir. Marinadaki 2 restoran ve 1 pub gün boyunca hizmet veriyor. Üstelik pub’ta bazı akşamlar canlı müzik de oluyor.

Antiphellos Antik Kenti

 

🌿Kaş’ın üzerine kurulu olduğu Antiphellos Kenti, Likya Medeniyeti’nin önemli liman kentlerinden biri. Çukurbağ köyüne yakın Phellos Antik kentinin limanı olarak kurulmuş ama zaman içinde sedir ağacı ticareti ile zengin bir kent haline gelerek Phellos’tan ayrılmış.
Antik kentten günümüze kalan kalıntılar Kaş merkezinde dağınık bir şekilde görülebiliyor.  Antik tiyatro dışındaki kalıntılar maalesef kendi haline bırakılmış.
Antik tiyatro, Anadolu’da denize dönük inşa edilmiş tek tiyatro olma özelliğini taşıyor. Helenistik döneme ait olan tiyatro, bölgenin yerel kesme kireç taşlarından yapılmış ve 3000 kişilik kapasitesi bulunuyor. 2008 yılında restore edilen tiyatro güneşin batışını seyretmek için harika bir nokta. Girişi ücretsiz.
Tiyatronun etrafının nekrapol alanı olduğu, farklı dönemlere ait mezarlardan anlaşılıyor. Antik tiyatroya yakın bir noktada, ana kayaya oyularak yapılmış dor tipi bir mezar dikkat çekiyor. Akdam Dor Gömütü denilen mezarın içindeki elele tutuşmuş kadın figürlerinin Likya’da başka örneği yok. Süslemeler, içeride yakılan ateşten dolayı is ile kaplanmış ve şu anda görülmüyor.
Uzun Çarşı’nın girişindeki Kral Mezarı, günümüze kadar en bozulmadan gelmiş lahitlerden biri. Aslında bir krala ait olup olmadığı bilinmiyor, bu ismi üzerinde aslan başları olmasından dolayı almış. Merkezde, pazar yerinde, limanın girişinde, jandarma binasının deniz tarafında 3 sağlam lahit daha bulunuyor. Etrafa saçılmış sadece lahit  kapakları da pek çok yerde görülüyor.
Kaş’ın arkasındaki kayalık tepeye doğru baktığınızda(uyuyan dev) iki tane eski dönem kaya mezarını görebiliyorsunuz. Antiphellos’un erken dönemina ait bu kaya mezarlarından meydanın arkasındaki bir sokakta ve sahil güvenliğin önünde de görülüyor.
Likya antik kentlerinin su sistemleri sarnıçlara dayalı. Antiphellos’un Helenistik ve Roma döneminden kalma çok sayıda sarnıcından sadece iki tanesi ayakta kalmış. Kaş Limanda, Echo Bar’ın yanındaki sarnıç ışıklandırılarak ziyarete açılmış. Ana kayanın oyulması ile yapılmış sarnıcın çatısını 7 sütun taşıyor. Ücretsiz olarak ziyaret edilebilir. Kaş’ta Gezilecek Yerler
Antik tiyatroya giden yol üzerinde farkedeceğiniz kesme taşlı kalıntının Helenistik döneme ait bir tapınak olduğu düşünülüyor. Bu kalıntının etrafına Kaş’ta bulunan lahit parçaları da konulmuş.

Patara Antik Kenti

 

🌿Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2020 yılını Patara Yılı olarak ilan etti. 2018 yılında Troia, 2019’da Göbeklitepe ilan edilmişti. Bu ilan ile, 2020 yılında Patara Antik Kentinin kazı çalışmalarının hızlanacağı ve çok sayıda ziyaretçi çekeceği düşünülüyor. Patara Antik Kenti, bir çok açıdan ziyareti hak eden, özel bir yer…

 Patara Kenti, Likya’nın Helenistik dönem başkenti. Zamanında liman şehri olarak inşa edilmiş kent, yüzyıllar içinde denizle arası kumla dolduğu için liman özelliğini kaybetmiş. Akdeniz deniz ticaretinde önemli bir yer edinen kent, kısa zamanda büyük refaha kavuşmuş. 1988 yılında başlayan kazılar sonucunda ortaya meclis binası, tiyatro, zafer takları, bulvar, hamam, tahıl ambarı ve tarihin bulunan en eski deniz feneri çıkarılmış. Kalıntıların çok daha büyük bir alana yayıldığı fark ediliyor ve bir yandan devam eden kazı çalışmalarını izleyebiliyorsunuz.

 Patara Antik Kentinin içinde yer alan Likya Birliği’nin Meclis Binası, dünyanın ayakta kalan ilk meclis binası olarak tanınıyor. M.Ö 167’de Romalılardan kazanılan özgürlüğün ardından, Likya kentlerinin demokratik bir yasa çerçevesi içinde oylama esaslı seçimle yönetilmelerine dayalı ‘birlik’ kurulmuş. Strabon’a göre, Likya Birliği Meclisi’nde oy hakkına sahip 23 kent var. En büyük altı kent, Patara, Tlos, Pinara, Xantos, Myra ve Olimpos, üç oy hakkına sahip. Meclis Binası, TBMM tarafından restore edilerek neredeyse eski haline döndürülmüş.

Roma İmparatoru Neron’un, yaklaşık 2 bin yıl önce Patara’ya iki deniz feneri yaptırdığı ve bu fenerlerin büyük bir tsunamiyle yıkıldığı düşünülüyor. Yapılan kazı çalışmaları ve araştırmalar sonucunda Patara Deniz Feneri’nin yapı taşlarının tamamı ortaya çıkarılmış. 26 metrelik fenerin restorasyon çalışmaları devam ediyor.

Günümüzde Noel Baba olarak bilinen Saint Nicholas (Aziz Nikolas) M.Ö 4. yy’da Patara’da doğmuş.  Ortodoks hiristiyanlarının ünlü azizi daha sonra piskoposluk yapmak için Myra kentine (Demre) yerleşmiş.

Osmanlı döneminde de kullanılan Patara kentinin içinde 1905 yılında inşa edilmiş ilk Osmanlı Telsiz Telgraf İstasyonu da yer alıyor.

Patara Antik Kenti’ni ziyarete geldiğinizde caretta caretta’ları ile ünlü, Türkiye’nin en uzun plajı Patara Plajı’nı da görebilirsiniz. Patara Antik kent ile Patara plajının arası 1 km. Ören yeri için ödediğiniz giriş ücreti plaja giriş için de geçerli.

Patara Antik Kenti, Fethiye-Kalkan arasında yer alan Kaş’a bağlı Gelemiş Köyünde bulunuyor. Kaş’tan minibüsle gelmek isteyenler otogardan yarım saatte bir kalkan minibüslere binebilirler. Her gün açık olan Patara ören yerinin ziyaret saatleri yaz döneminde(15 Nisan-2 Ekim) 8.30 – 19.30. Giriş ücreti 24 TL. Ama isterseniz 70 TL  ödeyerek gişeden hemen müze kartı alabiliyorsunuz. Müze kartı almaktan çekinmeyin, Kaş tatilinde bol bol kullanacağınız kesin. Kış döneminde (3 Ekim-14 Nisan) ziyaret saatleri 8.30 -17.00 olarak belirlenmiş.

Patara Antik Kenti’ne yakın konaklamak isteyenler, kente en yakın yerleşim yeri olan 1.7 km uzaklıktaki Gelemiş Köyündeki pansiyon, otel ve apartlardan faydalanabilirler.Kaş’ta Gezilecek Yerler

Xanthos Antik Kenti

Xanthos Antik Kenti

🌿 Likya kentleri içinde önemli bir yere sahip olan Xantos (Santos), Kaş’a 40 km uzaklıkta. Likya medeniyetinin ilk dönemlerinde başkent olduğu biliniyor. Bölgede en erken kazıya başlanan(1950) antik kent olan Xantos, 1988 yılından beri UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi’nde yer alıyor.

Tarihçi Heredot anlatımlarında Xantos’da geçen bir olaya yer vermiş. M.Ö. 545 yılında Pers imparartoru Harpagos önderliğindeki ordunun saldırısına karşı koyamayan Xantos savaşçıları, teslim olmamak için geri döndüklerinde aileleri ile birlikte tüm şehri ateşe verirler. O sırada şehrin dışında olan 80 aile geri dönüp, yeni göçmenlerle birlikte şehri tekrar kurarlar.
Büyük İskender’in Likya’yı ele geçirmesi ile başlayan Helenistik döneme kadar önemini koruyan şehir, daha sonra Patara’nın başkent olması ile geri planda kalmış. Bizans döneminin sonuna kadar varlığını koruyan şehirde, farklı dönemlerden kalma surlar, akropol, kilise, hamam, tiyatro yapıları ve anıtlar görülüyor. Xantos’un anıt mezarları dünyaca ünlü. Çünkü 1842 yılında İngiliz gezgin Sir Charles Fellows tarafından İngiltere’ye götürülmüş. Nereidler Anıtı, Harpy Anıtı ve Pavaya Lahdi hala British Museum’da sergileniyor.

Kekova Adası

Kekova Adası

🌿 Kekova Adası 4,5 km2 lik yüzölçümü ile küçük, kayalık bir ada. Tarihi kalıntıları ve batık şehri için ziyaret edilen adanın üzerinde yerleşim bulunmuyor. Ancak tekneler ile ziyaret ediliyor.Kaş’ta Gezilecek Yerler

Kekova adasına Kaş merkezden kalkan günübirlik tur tekneleri ile 2 saate,  Üçağız’dan kalkan teknelerle 10 dakikada ulaşmak mümkün. Teknelerin bazılarında batık şehri seyredebileceğiniz cam pencereler de bulunuyor. 1990 yılında sit alanı ilan edilmiş adada yüzmek ve dalış kısıtlı alanlarda yapılabiliyor.  Tekneler sadece Tersane koyuna demir atabiliyor. Burada isteyen yürüyerek isteyen yüzerek etraftaki kalıntıları yakından inceleyebilir. Adanın sadece bu bölgesinde denize girilebiliyor.

Tersane Koyu’nda Dolichiste kentine ait, Helenistik dönem bir kule, üç büyük kilise, iki şapel ve liman yapılarının kalıntıları fark ediliyor. Koydan tekne ile devam ettiğinizde 700 metre boyunca karaya paralel olarak konumlanmış, antik çağ ve Roma-Bizans döneminden kalma yapı kalıntıları görüyorsunuz.

Antik merdivenlere dikkat ettiğinizde bu yapıların arasında kara yoluyla bağlantı olmadığı ve giriş çıkışların deniz yoluyla yapıldığı anlaşılıyor. Bu kalıntıların alt kısımları deprem dolayısıyla su altında kaldığı için buraya Batık Kent deniliyor. Tekne bu hat boyunca yavaşça ilerlerken tur rehberleri size detaylı bilgiler veriyorlar.

Batık kenti, Üçağız ya da Kaleköy’den kalkan kano turları ile de ziyaret edebilirsiniz. Ama en çok tercih edilen Kaş limandan ya da Üçağız’dan kalkan günübirlik tekne turlarına katılmak. Kekova Kaleköy’ün tam karşısında yer alıyor. Kaş’ta Gezilecek Yerler

Kaleköy

Kaleköy

🌿 Kaş’ta Gezilecek Yerler Geçmişi M.Ö. 4. yy’a dayanan Kaleköy, Likya Birliği’ne bağlı antik Simena kentinin üzerine kurulmuş küçük bir köy. Demre’ya bağlı, bir yarımada üzerinde bulunan Kaleköy’e ulaşım deniz yoluyla sağlandığı için bir ada izlenimi yaratıyor. Kaleköy Türkiye’de kara ulaşımı olmayan nadir yerlerden biri aslında. Kaş merkezden ya da Üçağız’dan kalkan tur teknelerinin uğradığı, ama an fazla 1 saat kaldığı köy kesinlikle daha çok ilgiyi hak ediyor.

60-70 haneli küçük köyün halkı yıllardır antik kalıntılarla iç içe yaşıyorlar. 1. derece sit alanı ilan edilmiş köyde yapılaşma kontrol altında. Bazı evlerde antik yapı malzemelerinin kullanıldığı belli oluyor. Köy içindeki taş merdivenlerin yüzyıllar öncesinden kaldığını anlayabiliyorsunuz. Köyün yerlisi artık sadece turizm ile geçindiği için mekanlarını çeşitli şekillerde büyütmeye çalışmışlar. Bu da köyün otantikliğini biraz bozmuş. Köyde  4-5 pansiyon ve birbirine benzeyen çok sayıda restoran bulunuyor.

Burası sadece yürüyerek dolaşabileceğiniz, trafiğe kapalı bir köy. Herhangi bir aracın giremeyeceği dar, merdivenli patika yollardan yürüyebiliyorsunuz. Yürüme yolları evlerin önünden geçiyor. Köyün kadınları kendi yaptıkları el işlerini satıyorlar genelde kapı önlerinde. Patika yol sizi köyün en sağında denizin içinde duran lahit mezara çıkarıyor. Orada denize de girebiliyorsunuz.

Köyden bir aile tarafından yapılan ev dondurması 2-3 yıl önce çok ünlü olunca, şimdi bütün kafeler ev dondurması ismiyle dondurma satmaya başlamış. Ev dondurmasını ilk yapan yer Ankh Kafe. 87’den beri sadece şeftali, fındık ve muz dondurması yapıyor. Gerçekten çocukluğunuzdaki lezzeti buluyorsunuz. ‘I am there’ kafe son yıllarda köyde dondurmayı meşhur eden yer. Çok popüler olunca sadece dondurma servis eden büyük bir kafe kurmuşlar. Dondurmanın topu 5 TL.

Köyün tepesinde Simena Kalesi bulunuyor. Taş merdivenlerden, 10 dakika süren tırmanış yaz sıcağında zorlayıcı olsa da kesinlikle yukarı çıktığınıza değiyor. Sizi son derece büyüleyici bir manzara bekliyor yukarıda. Uçsuz bucaksız görünen Akdeniz, etrafa saçılmış gibi duran lahit mezarlar, keçiler, yaşlı zeytin ağaçları… sanki zamansız ve hiç değişmeyen bir yerdesiniz… Kaleye giriş 12 TL.

🌿 Kaş’tan Kaleköy’e Ulaşım Seçenekleri 🌿

– Kaleköy’e Üçağız üzerinden geliniyor. Ama Kaş’tan Üçağız’a herhangi bir toplu taşıma bulunmuyor. Ya kendi aracınızla ya da taksi ile gelebilirsiniz.

– Köye kendi arabanızla gelecekseniz önce Kaş’a 40 dakikalık uzaklıkta bulunan Üçağız köyüne geliyorsunuz. Oradan 3 km kadar bozuk bir yoldan ilerledikten sonra Simena Kalesi’nin dibine varıyorsunuz. Orada arabayı bırakarak antik patika yolu hafif bir tırmanışla yürüdüğünüzde 5-10 dakikayı bulmuyor köyün içine varmak.

–  Üçağız’dan sizi sadece Kaleköy’e getirip götüren bir deniz taşıtı yok. Üçağız’a arabanız ile geldikten sonra buradan tekne kiralayabilirsiniz. Böylece hem Kaleköy’ü hem de batık kenti görebileceğiniz kendi tekne turunuzu düzenlemiş olursunuz. Üçağız Kooperatifi tarafından 1,5 saatlik tekne kiralama 250 TL., 3,5 saatlik kiralama 500 TL. olarak belirlenmiş. Kekova Tekne Kooperatifi (Üçağız) 0242 874 20 21

– Bir diğer alternatif de Üçağız’dan kalkan kano turlarına katılmak. 9.30’da kalkan turlar 15.30’da geri dönüyor. Böylece köyde bolca vakit de geçirmiş oluyorsunuz. Bu turu düzenleyen bir çok Kaş acentası bulunuyor.

– Kaş’tan kalkan günübirlik Kekova tekne turlarına katıldığınızda, öğlen mola verdikleri Kaleköy’de inebilir ve bir pansiyonda kalabilirsiniz. Dönüşünüzü yine aynı tekne ile 2-3 gün sonra yaptığınızda, yarım kalan turunuzu da tamamlamış olursunuz.

– Kaleköy’deki pansiyonlardan birinde kalırsanız, Üçağız’dan Kaleköy’e ulaşımınızı küçük kayıkları ile sağlıyorlar.

Kaleköy’de Konaklama

🌿Kaş’ta Gezilecek Yerler Kaleköy alternatif yerleri sevenler için harika bir konaklama yeri. Doğayla ve tarihle iç içe bir tatil için yabancı turistler uzun yıllardır buranın müdavimi. Konaklama yapacaksanız pansiyonlar kendi tekneleri ile Üçağız’dan alıp geri bırakıyorlar sizi. Kaleköy’de konaklarken pansiyonların kendilerine ait küçük plajlarından denize girebilir, lahit mezarlarla dolu etrafta yürüyüşler yapabilir, pansiyonların kanoları ile etrafı gezebilir ya da Kaş acentalarının düzenlediği kano turlarına katılarak batık kente kürek çekebilirsiniz. Kaş’ta Gezilecek Yerler

Kalkan

kaşk kalkan

🌿Kaş’ta Gezilecek Yerler Kaş’a 25 km uzaklıkta bulunan Kalkan, Kaş’ın bir mahallesi sayılıyor. Meis’te yaşayan Rumlar tarafından kurulan yerleşim, 1920 yılına kadar ‘Kalamaki’ ismini taşımış.

Düzenli, temiz, korunmuş bir havası var Kalkan’ın. Hepsi boyalı, bakımlı tarihi rum evleri otel, restoran ve dükkan olarak kullanılıyor. Eski rum evlerinin arasından, trafik olmayan dar sokaklardan yürüyerek deniz kenarına inmelisiniz. Ara sokaklarda çok sempatik birçok kafe ve restoran bulunuyor. Yürürken karşınıza çıkacak cami, kiliseden çevrilmiş. 1800’lü yıllarda yapılmış kilisenin çanı sokaklardan birinde sergileniyor.
Kalkan’ın denizi mavi mayraklı. Yat limanının yanındaki halk plajı herkese açık. Burası belediyenin işletmesinde, o yüzden hem şemsiye-şezlong hem de yiyecek fiyatları çok makul. Yanında bir çocuk parkı da bulunuyor. Kaş’ta Gezilecek Yerler

Kalkan’da Patara Evleri tarafında denize kurulmuş platformlar üzerinde hizmet veren bir iki beach de bulunuyor. Bu beach’lere ulaşım tekneler ile sağlanıyor.

Son 20 yıldır Kalkan’a yerleşen İngilizler, buranın turizminin şekillenmesine de sebep olmuşlar. Bir çoğunun kendi evleri var. Ve yazın villa tipindeki evlerini yine İngilizlere kiraya vererek villa turizmi denen hareketi başlatmışlar.
Kalkan aynı zamanda ünlü Club Patara Evleri’nin kurulduğu yer. Türkiye’nin ünlü mimarlarından Turhan Kâşo, tarafından 1993 yılında tamamlanan Club Patara 250 villa ve 60 odadan oluşan bir resort. Özelliği, bulunduğu doğa ile son derece uyumlu mimarisi. Yuvarlak yapısı, doğal taş dokusu ve bol bol yeşillik ve çiçekle bezenmiş peyzajı ve denize karşı muhteşem konumu ile bölgenin klasiklerinden biri haline gelmiş.
Kaş’ta 3-4 günden fazla kalacaksanız, Kalkan’a denize girmek için ya da akşam gezmesi için uğramak iyi fikir !
Yaz döneminde Kaş otogardan 20 dakikada bir kalkan minibüsler ile Kalkan’a gidebilirsiniz.

Saklıkent Kanyonu

Saklıkent Kanyonu

 

🌿 Yaklaşık 200 metre yüksekliğinde ve 18 km uzunluğunda olan Saklıkent Kanyonu, 1996 yılında bölgenin milli park ilan edilmesini sağlamış bir doğa harikası. Sarp ve derin kanyon oluşumu, uzunluğu ile Türkiye’nin birinci, Avrupa’nın üçüncü kanyonu sayılıyor.

Kaş’a 63 km uzaklıkta olan kanyona, 1 saatlik araba yolculuğu ile ulaşabilirsiniz. Özellikle yazın sıcağından Kaş’ta bunalanlar buz gibi sularda serinleme şansını değerlendirmeliler.  Saklıkent’i görmek için Kaş’tan hareket eden safari turlarına katılabilirsiniz. Kendiniz gidip bol bol vakit geçirmek isterseniz Kaş otogardan kalkan minibüslere binebilirsiniz.Kaş’ta Gezilecek Yerler

Kanyonun kalkerli(kireç taşı) arazisi yüzyıllar içinde suyun aşındırması ile oldukça etkileyici bir görüntüye bürünmüş. Kanyonun bazı bölümlerinde doğanın güzelliğine hayran kalacaksınız. 1988 yılında yerli bir çoban tarafından tesadüfen keşfedilen kanyona giriş ücreti 8 TL.

Kanyonun girişinde akan dere boyunca bir süre yürüdükten sonra duvara sabitlenmiş 200 mt. uzunluğundaki ahşap iskeleler üzerinde ilerliyorsunuz. Sonrasında dondurucu kaynak suyuna belinize kadar girerek geçmeniz gereken bir bölüm var. Burası çocuklar ve yaşlılar için çok uygun olmayabilir. En zorlu kısım burası, bir halatı tutunarak yürüyebiliyorsunuz.

Bundan sonra kanyonun iç bölümlerine doğru 1 km boyunca yürüyüş yapabiliyorsunuz. Yazın suyun derinliği en fazla diz hizasında oluyor. Yol boyunca bazı kayaları kaplayan kil ile vücudunuza maske yapabilir, kayalardan sızan içme suyunu içebilirsiniz.

Kendinizi akan suya bırakarak, tamamen kontrolsüz bir şekilde suyun sizi sürüklemesine izin vermeye body rafting deniliyor. Kanyonun girişinde ufak bir bölümde kısa bir body rafting yapabilirsiniz.

Su kenarına kurulmuş restoranlarda yerde oturulan sedir düzeni kurulu. Bu yer sofralarında çeşit çeşit gözleme, alabalık, çoban kavurma gibi yöresel yiyecekleri yiyebilirsiniz.

🌿 Yanınıza almayı unutmayın:

Islanabileceğiniz için yedek kıyafet ile gitmekte fayda var. Terlikle yürümek mümkün değil, kaymayan kapalı lastik ayakkabı ya da deniz ayakkabısı en ideali. Telefon, cüzdan gibi ıslanmasını istemediğin eşyalarınızı koymak için su geçirmeyen poşetlere ihtiyacınız olacak.

Kanyonda yapabileceğiniz çeşitli aktiviteler de bulunuyor:

🌿 Rafting

Kanyon boyunca akan çay rafting için çok uygun. Özellikle rafting yapmak için gelen çok sayıda yabancı turist oluyor buraya. Suyun derinliği ve akıntı gücü çok fazla olmadığı için kolay bir rafting alanı sayılıyor. Rafting için 3 parkur belirlenmiş. 45 dakika, 1,5 saat ve 3 saatlik parkurları profesyonel rehberler ile tamamlıyorsunuz. Hepsi çamur banyosuna da uğruyorlar.

🌿 Trekking

Yürüyüş için 16 km ve 14,5 km uzunluğunda iki ayrı rota belirlenmiş. Yol üzerinde antik kalıntılara da rastlıyorsunuz. Sunset tura katılarak gün batımında kanyonu tepeden seyretmenin keyfini de tadabilirsiniz.

Zipline, bungee jumping burada yapabileceğiniz diğer aktiviteler.

Demre

Demre
Demre

🌿 Kaş’tan arabayla sadece 45 dakika uzaklıkta bulunan Demre, antik kent kalıntıları ve Saint Nikolaos Kilisesi sayesinde ziyaretçisi eksik olmayan bir yer. Demre’ye Kaş otogardan saat başı kalkan minibüslerle ulaşmak gayet kolay. Kilise zaten merkezde, Myra Antik Kenti ve Andraki Antik Limanı’na (Likya Müzesi) gitmek için taksiye binebilirsiniz.Kaş’ta Gezilecek Yerler

Myra Antik Kenti

Myra Antik Kenti
Myra Antik Kenti
🌿 Likya Birliği’nde 3 oy hakkına sahip 6 şehirden biri olan Myra, M.S. 5. yy’da Likya Birliği’nin başkenti olmuş. Adını myra(mür) yağının üretildiği mersin bitkisinden aldığı düşünülüyor. Myra Antik Kenti özellikle Likya Dönemi kaya mezarları, Roma Dönemi tiyatrosu ile ünlü. Ev tipi mezarların en güzellerine Myra’da rastlanıyor. Nekrapol alanında yer alan çoğunluğu düz damlı bazıları üçgen çatılı kaya mezarları, o dönemin ahşap ev yapılarının taklitleri aslında.Kaş’ta Gezilecek Yerler

Andriake Antik Limanı

Andriake Antik Limanı
Andriake Antik Limanı
🌿 Myra Antik Kenti’nin limanı olarak kurulan Andriake, Likya Bölgesi’nin önemli limanlarından biri sayılıyor. Günümüzde, yanından akan çayın taşıdığı alüvyonlar nedeniyle limanı kapanmış ve bataklık halini almış.
Antik limanda, MS 130 yılında inşa edilmiş Granarium binası dikkat çekiyor. Granarium limanlarda malları depolamak için yapılmış büyük ambarlara deniyor. Andriake’deki granarium neredeyse çatısına kadar korunmuş bir şekilde günümüze ulaşmış. Dünyada ayakta kalmış üç granariumdan biri sayılıyor ( bir diğeri de Patara Antik Kenti’nde). Yapı orjinalliği bozulmadan restore edilerek Likya Müzesi haline getirilmiş.
Andriake’den geriye kalanlar arasında mureks işlikleri de bulunuyor. Antik dönemde giysilerde kullanılan mor renkli boya, üst sınıfın konumunu gösteren önemli bir sembolmüş. Bu boya en iyi mureks türü deniz kabuklularından(purpur) elde ediliyor.
Kabuklular toplu halde ezilerek boyanın özütü çıkarılıyor. Özütün kazanlarda ısıtılıp süzülmesinden sonra saf boya elde ediliyor. Likya Bölgesi’nde Phaselis ve Aperlai’nin yanı sıra Andriake’de önemli bir mureks boyası üretim merkezi. İşliklerde dolaşırken ayağınızın altında hissedeceğiniz kırılmış deniz kabuklarının 1500 yıl öncesinden kaldığını anlamak çok büyüleyici…
Andriake’de ayrıca büyük bir sarnıç, sinagog, kilise ve liman yapılarının kalıntıları görülebilir.

Likya Müzesi

🌿 Andriake Antik Limanı’nın içinde yer alan Likya Müzesi’nin, orjinal bir Likya yapısının içine kurulması ne kadar yerinde olmuş. Andriake Limanı’nın dev yapısı granarium, restore edilerek bir Likya Müzesi haline getirilmiş. Sekiz bölümden oluşan yapıda, her bölüme bağımsız büyük kapılardan giriliyormuş. Ama müze olunca bu kapılar iptal edilmiş ve siz bir odadan diğerine içerideki kapılardan ilerliyorsunuz.
Müzede her bölümde Likya Medeniyeti ile ilgili farklı bir konu ele alınmış. Müzenin genel olarak Likya Medeniyeti ile ilgili merak edebileceğiniz tüm bilgilerin ve antik parçaların sunulduğu hoş bir ortamı var. Neredeyse bir metre kalınlığındaki duvarları sayesinde yazın serin kalabilen ortamı da gezinize keyif katacak bir detay. Giriş ücreti 6 TL.Kaş’ta Gezilecek Yerler

Saint Nikolaos (Noel Baba) Kilisesi

Kaş'ta gezilecek yerler
Kaş’ta gezilecek yerler
🌿Günümüzde noel baba olarak bilinen Saint Nicholas (Aziz Nikolas), M.Ö 4. yy’da Patara’da doğmuş. Daha sonra piskoposluk yapmak için Myra kentine (Demre) yerleşmiş ve hayatının sonuna kadar burada yaşamış. Ortodoks hiristiyanların bu ünlü azizinin Demre’deki mezarını ziyaret etmek yüzyıllardır devam eden bir gelenek. Ölüm yıldönümü olan 6 Aralık, hala Demre’deki kilisede hiristiyanlar tarafından bir araya gelinen bir tarih. Giriş ücreti 30 TL.

Kaş’ta gezilecek yerler

Yorum Yap